20 Nis 2018

'We are all in the gutter, but some of us are looking at the stars.'


Yine her zamanki gibi bu yılın ilk postunu bu tarihte yazıyorum. Olsun. 
Neler yapiyorum, bol bol okuyorum. Bu sene eskisi gibi kitap okuyamama olayım kalmadı. Hatta eskiden okuduğum tarz kitapları okumuyorum. Onları da sattım zaten. 

Ve çok önemli bir adım aşamasındayım. Kendi işimi yapacağım artık. Bana yıllardır herkes kızım yaptıklarını sat artık derlerdi. Bir türlü cesaret edemiyordum çünkü onun için yer sorunum vardı. Resimlerimi bile mutfakta yapan biriydim. Şu an mükemmel bir masam ve depo yapabildiğim yere sahibim. 
İlk başlarda masaya alışamadım. Daha yeni yeni alıştım. 
Neler mi satacağım, benim ilgi alanım, yurt dışında görüp keşke bunlardan bizde de olsa dediğim, farklı, hoş aksesuarlar olacak. 
Misal en başta Hobbit evleri, ejderha yumurtaları, demir tahtlar, geçen Halloween zamanı dikip boyadigim yastıklar, orta dünya ile ilgili birçok şey vs. her türlü geek aksesuarlar olacak. Ve tamamıyla handmade. 
Zamanla daha büyük projelerim var ama ilk anda bunlar olur.

O yüzden Eylüle kadar deliler gibi çalışacağım. Tatile bile gidecek vaktim yok o derece. Bir tek istediğim 12 Agustos akşamı gözlem evine gitmek ve Perseid'i izlemek. Bu önümüzdeki aylar çok dolu geçecek yani. 

Bir de 22 Eylül Bilbo'nun yaş gününe yetiştirmek istediğim  Bag End diaroması var. Onu güzel yapmayı çok çok istiyorum. Yapmadığım için onu yapıp satar mıyım bilemiyorum ama becerirsem, istediğim gibi olursa ve beğenilip istek gelirse satarım da. O yüzden beni takipte kalın :) 


Ve Salem cadısının son hali. Eşek kadar oldu minnoş. Dostum benim ya. O kadar tatlı birşey ki, baya herkes seviyor. Sevdiriyor kendini zilli. 
Pire sorunu ile uğraşıyorum bu ara çünkü geçmiyor srfszlr! damla yaptırdığım halde kafasında cirit atıyorlar. Ev zaten ameliyathane tarzı temiz, hayatımda hiç yapmadığım kadar temizlik yapıyorum ama yok geçmiyor. 



Böyle işte,  yukaridaki resimi de dün yaptim. Oscar Wilde “Hepimiz aynı berbat çukurun içindeydik. Ama bazılarımız yıldızlara bakıyordu.”  demiş ya hani ben de bu çukurda yıldızlara, evrene, sanat'a sarıldım. Ve istiyorum ki sevdiğim şeyleri sizinle de paylaşayım. 
Hayalim bir teleskop almak. Hatta bu konuyu o kadar araştırdım ki, ilk olarak dürbün ile başlamam gerektiğini anladım. Hiç birşey bilmeden onu almanın hiçbir anlamı yok. Dürbün de çok şükür ki bizde mevcuttu. Dandik de değil. Tek kötü tarafı adım röntgenciye cikabilir ki, bu bana hakaret olur, insan niye gozleyeyim yani. 

Amacım göğe kafamı kaldırdığım zaman takım yıldızlarını, hikayelerini biliyor olmak.

Yani böyle, bu sene gayet keyifli geçiyor, onumuzdeki günler yoğunluğa, çalışmaya doğru gidiyor ama tabii benim en sevdiğim şeyler olunca çok da kötü durmuyor. 







1 yorum:

sadece blog reklamlarını yapmak için gelenler lütfen yorum bırakmasın, o tip yorumları görüp yayınlamama kararı aldım.

onun dışında bloğuma uğrayıp, yorum bıraktığınız için çok teşekkür ederim ^_^